Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Huvaj İbrahim
Ne oluyor? Ne olacak?
25 Mayıs 2011 Çarşamba Saat 01:39

Geçen yıl sonbaharın yağmurlu bir gününde zayıf bir anımda acıma duygumdan faydalanarak evime misafir gibi giren kedim artık evsahibi edasıyla hayatıma ortak oldu. Zemin kattaki daireye ilk adımını attığından bu yana hiç dışarıya çıkmadı kedicağız. Fakat pencere kenarına atlamayı öğrendikten sonra, kışın kapalı pencerenin camından, şimdi ise açık pencereden dışarıyı hiç bıkmadan ve usanmadan incelemesi görmeye değer. Uyumadığı her an, geçen araçları, insanları, sokak köpeklerini, kedi soydaşlarını, güvercinleri ve hatta uçan sinek ve böcekleride çok büyük bir dikkatle izlemesine hayranım. Eminim bir gün tüm cesaretini toplıyarak, uzaktanda olsa zaten bildiği dünyayı yakından incelemek ve o dünyanın bir parçası olmak için aşağıya atlayacak, kendisine çok iyi davranmama rağmen, özgürlüğünü seçecek.

***

Ard arda yapılan açıklamalar, toplantılar, görüşmeler, konferanslar, site üstüne site...Nedir bu hız? Birbuçuk asırlık zorunlu suskunluğun acısınımı çıkartmaya çalışıyor sevgili halkım? Yoksa başka şeyler mi var?

Bakıyorum tüm kurumlarımız, oluşumlarımız, sivil toplum kuruluşlarımız, sanal ve gerçek gruplar, herkes hareketli ve yapılan birlik çağılarına rağmen pekte birbirini dinleyen yok. Bu yıl ve özellikle bu yıl herkes bildiği gibi hareket edecekti. Bu kaçınılmazdı! Düğmelere aynı anda basan görünmez güçleri harakete geçiren bir olay var ama nedir? Dünyada ve yakın çevremizle yakından ilgili olduğunu düşünmek ten kendimi alıkoyamıyorum. Yoksa dünya halklarının birdenbire Çerkes halkına yapılan haksızlıkları hatırlamış olması pek mantıklı gelmiyor.

***

Rusya Federasyonu devlet televizyon kanallarından rusya 1 ‘deki akşam haberlerinde ilgimi çeken tek bir haber: İngiltere kraliçesi Elizabeth’in, 90 yıl önce bağımsızlığını kazanan İrlanda'yı ziyaretinde İrlanda halkından resmi tarihte kendilerine çektirilen acılardan dolayı özür dilemiştir. Kraliçe ziyareti sırasında İrlanda'nın bağımsızlığı için ölenlerin anısına “Garden of Rembrance”-anı parkı’na çelenk bırakacak.

***

Cherkessia.net dahil birçok İnternet sitesinde diasporadan bir grup insanın Rusya Federasyonu dumasına bağlı bir komiteyle görüşeceği haberi hepimizi ayağa kaldırmaya yetti. Takip edebildiğim kadarıyla Amerika'nın Californiya Adığe Khasesi Başkanı Şık Çiçek’ın  konuşması hariç diğerlerin olayları ele alış şekli hiçbirimizi şaşırtmadı. Çiçek hanımın olağanüstü sayılabilecek konuşmasının hazırlığı oldukca uzun sürmüştür diyeceğim ama bildiğim kadarıyla kendilerinede kısa süre önce haber verildi. Demek ki kendisine yardımcı olan ancak saygı duyulabilecek iyi yandaşları veya ekibi var. Kısa bir sürede hazırlanması mümkün olduğunu düşünmediğim için böyle diyorum. İnce hesaplanmış, cümleleler özenle seçilmiş ve hatta İngilizce'den Rusça'ya tercüme sırasında oluşabilecek ufak nüanslar bile gözden kaçrılmamış sanki. Kaffed adına katılan şahıs ve sayın Çiçek’in konuşması hariç diğer Çerkesce yapılan konuşmaları Rusça'ya çevirme görevini üstlenen Krasnodar Xase Başkanı Sehute Asker ise tam olarak kendilerinden beklendiği gibi yuvarlak ve suya sabuna dokunmayan konuşmalarıda kayıtlara geçti tabiki.

***

20 Mayısta Gürcistan Parlamentosu, tüm Çerkes halkının beklediği fakat kabul edileceğine olan inancını kaybettiği bir anda, herkesi şok ederek  “Soykırım kararını”açık ve net olarak kabul etti. Abhaz kardeşlerimizin yine Abhaz olan bazı bilimadamlarınca yapılan ve biz kardeşlerini RF karşısında zor durumda bırakan Soçiyle ilgili utanç verici ve bizi bölmek isteyen açıklamalarını unutmuşcasına, bizleri düşmanla işbirliğiyle suçlamaları sevincimizi gölgede bırakamadı. Hemen bu karardan sonra, RF ‘nin parmağı olduğu açık ve aleni olan ve cezalandırma olarak sıkca kullandığı yöntemle, muhalefet güçlerini harekete geçirerek Gürcü halkını karşı karşıya getirdi. İçkarışıklık yaratmada neredeyse üstüne olmayan RF’nin bu oyunlarını daha önce Ukrayna'da da görmüştük ve bundan sonrada kendi aramızda daha iyi göreceğiz.

***

Sitelerden birinde yayınlanan manifestoda ise yeni birşey yok. Aynı tas aynı hamam. 21 mayıs sonrası sempatizanlarını hazır tavan yapmış duygularından faydalanarak gönüllerindeki yerini sağlamlaştirmak, birazda gündemden uzak düşmemek için ve gelişmelerde bizimde tuzumuz olsun diye yazılmış. Fakat temelde yeni eklenmiş birşey göremiyorum. Allah uzun ömürler versin ama Kaffed gibi ömürleri çok uzun olmadığını düşündüğüm  bu yapılanmanında çözüm bulucular safında yer alamıyacağından eminim.

***

21 Mayıs protestolarının değerlendirmesi ve muhasebesinin yapıldığı şu günlerde sarf edilen enerjiyi tekrar toplama meşguliyetimiz uzun sürmemeli, zira dünya dönmeye devam ediyor. Hemde korkunç bir hızla.

Uzun bir maratonun henüz başında olduğumuzu unutmamalı. Herkesin kafasında aşağı yukarı var olan yol haritası her nekadarda belirli bir şekilde ana başlıklarıyla sabit isede,gelişmelerin yol açtığı ufak tefek değişiklikler sürekli yapılacaktır. RF’nin hışmı Gürcistan üzerinde yoğunlaştığı için bir sonraki adım olan Baltık cumhuriyetleri ve Polonya sayfasını açmanın tam zamanı. Gürcistan'da kazanılan ve oldukça  yorucu uzun bir çalışmanın ürünü olan kısmi zaferin elde edilmesinde emeği geçenlerden bayrağın teslim alınmasınında tam zamanı. Risklerin paylaşımı şarttır ve gereklidir. Üst katlara çıkarılacak piyanonun yükü uzaktan verilecek öneri ve tavsiyelerle hafiflemez. Bir el atmak lazım.

Çerkesya'daki kurum ve kişiler üzerindeki baskıların çoğalacağını tahmin etmek zor değil. Diasporadaki kurumlarımızın olası hertürlü olumsuz gelişmelere hazırlıklı olması gerekiyor. Dahası 21 Mayısta gördüğümüz ayrılıkcılığın bu tür gelişmelerde yaşanmaması içinde kurumlar arası “centilmenlik” anlaşması sağlanmalı. Çünkü Çerkesya'daki yurtsever aktivistlerin fiziki baskı görmeleri kurumlar üstü bir olaydır.

***

Tahminlerimde haklı çıktım. Kedim özgürlüğü seçti ve dünden beride yok...


Bu yazı toplam 4868 defa okundu.





Aslan Meretıko (Çiçek)

İbrahim Huvaj Bey... Risklerin paylaşımı şarttır ve gereklidir. demişsiniz.

Risklerin paylaşımı şarttır ama durup dururken ortya bazen risk çıkartıldığıda olmuyormu?

Gurcistanla yapılan son paslaşmalar bir risk taşımıyormuydu. Hemde büyük bir risk Abazalarla Çerkeslerin arasının açılması riski taşımıyormuydu.

Burada bu risk birazda abazlaraın sırtına yüklenmiş değilmi? Bu risk bizim için gereklimiydi. Hani polonya ve baltık ülkelerine sıra geldi demişsiniz ya, Eğer onlara sıra gelebilecekse neden ilk önce onlardan başlanmadı. Bu daha uygun olmazmıydı..

30 Ağustos 2011 Salı Saat 00:55
Şovgen Zuhal

Nurhan hanım'ın yorumuna katılıyorum. İbrahim bey yazı makale değeri açısındanda doyurucu.
Zannediyorum anavatanda yaşıyor.
Oradaki dokuyu anlatışı, yorumları derinlikli ve barışık bir dilde. Nurhan hanım siz yazmıyorsunuz şu sıralar. Aktivistlikten zaman bulamıyorsunuz galiba. ama özletmeyin kendinizi.
Taksim, akaretler, üzerinden Beşiktaş'a yürürken grubu bir arada tutmak için gösterdiğiniz çabaya ve enerjiye hayran kaldık arkadaşlarla. sevgiler selamlar.

27 Mayıs 2011 Cuma Saat 21:31
Kube Nurhan Fidan

Huaj İbrahim bu sitede 5. makalesini yazmış. ve ben onu gerçek bir okur gözüyle okumamış olmanın mahcubiyeti içerisindeyim.
İbrahim bey, yazı dilinizi sevdim. Facebook sayfalarında bazen denk geldiğim yazışma dilinizide.
Günlük tadındaki soft cümlelerinizle içi içe geçmiş olarak Çerkesya derdinizi anlatmanız kudretli ve etkili. cherkessia.net sitesini ve yazarlarını konsantre ifadelerle kendini anlatan basit bir propoganda aygıtı gibi konumlandırmak isteyenler için satırlarınız tam bir hayalkırıklığı.
Geçde olsa aramıza hoşgeldiniz. /selamlarımla

26 Mayıs 2011 Perşembe Saat 16:52
Sitemizin hiçbir vakıf, dernek vs. ile ilgisi yoktur. Sitede yayınlanan tüm materyallerin her hakkı saklıdır. Sitemizde yayınlanan yazı ve yorumların sorumluluğu tamamen yazarına aittir.
Siteden kaynak gösterilmeden yazı kopyalanamaz.
Copyright © Cherkessia.Net 2009 İletişim: info@cherkessia.net